30 Ocak 2009 Cuma

kaplıcalarımız, Jeotermal turizm

Dünyada enerji tüketimi her on yılda iki kat artmakta ve ülkemizdeki enerji açığına bakıldığında ise her yıl bir önceki yıla oranal %8 artan bir ihtiyaçla karşılaşmaktayız.

Doğaya saygılı çevreye zarar vermeyen şöyle ki benzetme yanlış olmaz; nasıl bir ineğin sütü yavrusu için zararlı değilse doğanın içinden yerin altından veya tabiat ananın göğsünden çıkan sıcak su kaynakları da doğa için elbette zararlı değildir.

Evet bahsettiğimiz enerji kaynağı jeotermal enerjidir ve bilinen adıyla kaplıcalar ve ılıcaların oluşmasını sağlayan enerjidir.Kaplıca ve ılıcalar bakımından önemli bir kuşak üzerinde bulunan ülkemizde 20 ile 110 C' ve debileri 2 ile 500m3/sn arasında değişen 1000 in üzerinde kaplıca sahasının olduğunu biliyor musunuz.
Bununla birlikte fizik tedavi ve rehabilitasyon amaçlı kullanımından egzema,bel ve fıtık ağrılarına,sindirim yollarına,cilt ve deri hastalıklarına ve dahili ve haricen türlü hastalıkların tedavilerinde kaplıcalar doktorlarımız tarafından tavsiye edilmektedir.

Burada size bir kaç tanesinin ismlerini şimdilik vererek devamı yazılarımızda tek tek bu kaplıcaları gerek tedavi ve gerekse turizm açısından ele alacağız.

Afyonkarahisar ili sandıklı ilçesi Çamurbanyosu, içmesuyu, sıcak havuz ile dolaşım yolları ve cilt hastalıkları tedavisinde dünyada eşine az rastlanır bir merkez.

Bunun yanında Ankara Kızılcahamam termal kaplıcaları ise ailenizle rahatlıkla konaklayabileceğiniz tesislere sahip olmakla beraber,Tahtalı, Ayaş kaplıcaları bunlardan bazıları.

Bunların yanında Gönen,Simav,Kozaklı Ege bölgesinde iseniz İzmir Balçova sıcak su kaplıcaları ülkemizin zengin kaynaklarındandır.

Doğu Anadolu Bölgesinde iseniz Sivas Kangal daki balıklı kaplıcası sağlık turizmi açısından bulunmaz bir yer.

Etiketler: kaplııcalar, sıcak su kaynakları